UYAN TÜRKİYE’m

Hadi! Uyan kardeş yakışıyor mu hiç sana yerde yatmak,
hadi uyan kardeş şanımızda var mı? böylece gitmek.

Uyan Mehmet, hadi bak sen kalkarsan bin Mehmet daha kalkacak…
Uyanın millet uyanın yerde kanlar içinde kardeşimiz yatıyor,

Şereften nasibini almamış insanları doğuran analar suç sizde değil suç kardeşi kardeşe vurduran şerefsizlerde… Uyan Ahmet’im hadi! Yıkılmadım de, ölmedim de sevindirme seni deviren kalleşleri

Hadi uyanın millet uyanın…

yer Hakkari -Yüksekova- tarih: 25/10/2014 yerde yatan üç kardeşim, bu millet rahat uyusun diye göğsünü gere-gere anasını, babasını, bacını Allah’a emanet edip giden üç ev direği, üç ocak...
Sorun buna sebep olan “çözüm süreci” diye kesinlikle adlandıramam ama soysuzların bazı süreçten rahatsız olduklarını görüyorum ki üç kardeşimi sırtından vuracak kadar kahpeliği kendilerine reva gördüler…
Üç şehit, üç asker, bayrağa sarılı üç tabut… Kardeşi kardeşe vurdurmak bu olsa gerek. Bingöl de Kürtçe ağıtlar yakılırken onun evine ateş düşürenlerde Kürt... Çözüm süreci deniliyor ne boyuta gelir bilemiyorum ama ben eskisi gibi bu şerefsizlerin milliyetçi insanlardan korktuğu o dönemi geri istiyorum... Elbette ki bu vatan ilk Mehmet’ini vermiyor belki de sonda olmayacak ama “vatan sağ-olsun” diye de göz göre göre kaç ocak daha söndürülebilir. Sırf bir süreci bekleyeceğiz diye kaç ocak daha yemeğini pişirmeden söndürülebilir, anlaşma olsun kardeşçe yaşayalım dediğimiz topraklarımızda soysuzlar bizim bayrağımızın altında bize ihanet ediyorlar. Elini kolunu sallaya sallaya “biz Kürt ’”üz deyip bizim milliyetçiliğimizi “ırkçılık” olarak adlandırabiliyorlar, Türklük gururumuzu hiçe sayıp Kürtçe eylemlerde bulunup esnaflarımızın kepenklerini kapattırabiliyorlar… Bunları yaparken “ülkücü” gençliği unutup dağdan gelip bağdakini kovmak istiyorlar. Bizim kullandığımız bütün hakları kullanırken soysuzca sırtımıza vurulan hançer bardağı taşıran son damla olmalıydı… Ama göremedim gözlerim binlerce insanın arasında eline bayrak almış “şehitler ölmez” diye duyurmasını beklerken binlerce insan ellerinde alkış önlerinde biri şaklabanlık yapıyor diye ona alkış tutuyorlar, utandım…
Milliyetçiyiz diye bir tane insanı kurtarmaya aciz olan insanların “vatan-vatan” diye bağırmasına, futbol kadar önemi olmayan yere devrilen kardeşlerimiz için…
Ölen kardeşlerimizin kanı yerde itlerin bastığı kaldırımlarda süzülürken bazılarının yaptığı ayıp oldu…
Sayın bahçeli de durumla ilgili sosyal medyada “susalım mı? Duralım mı?” diye soruyor. İmkânım olsa “bu milleti bir günde ayağa kaldır 90dan 98e kadar olan süreçte it sürüleri nasıl kaçıyorsa inlerinde ölüme terk edecek korkuyu ver, emrini ver halkı ayaklandır mademki kargaşa ortamı oluşacak bırak halk bir tane bile it koymasın etrafta”…derdim
uyan artık Türkiye’m uyan...
Yoksa bu topraklar ipsiz sapsız namerde kalacak…
                                                                                                                              Ismahan Çeribaşı